Paradigma: Ethereum'un tarihsel büyüme sorunlarının ve çözümlerinin ayrıntılı açıklaması

Storm Slivkoff ve Georgios Konstantopoulos'un orijinal makalesi

Orijinal çeviri: Luffy, Öngörü Haberleri

Tarihsel büyüme şu anda Ethereum'un genişlemesinin önündeki en büyük darboğazdır. Şaşırtıcı bir şekilde tarihin büyümesi, devletin büyümesinden daha büyük bir sorun haline geldi. Birkaç yıl içinde geçmiş verileri birçok Ethereum düğümünün depolama kapasitesini aşacak.

İyi haber şu:

• Tarihsel büyüme, çözülmesi devlet büyümesinden çok daha kolay bir sorundur.

• A solution is already under active development.

• Tarihsel büyümeyi çözmek, devletin büyüme sorununu hafifletecektir.

Bu yazıda, Ethereum ölçeklendirmesine ilişkin araştırmamıza Bölüm 1'den devam edeceğiz ve artık odak noktamızı devlet büyümesinden tarihsel büyümeye kaydıracağız. Geliştirilmiş bir veri seti kullanarak hedeflerimiz 1) Ethereum'un ölçeklendirme darboğazlarını teknik olarak anlamak ve 2) Ethereum'un gas limitine yönelik en uygun çözüm etrafındaki tartışmayı bilgilendirmeye yardımcı olmaktır.

Tarihsel büyüme nedir?

Tarih, Ethereum'un yaşam döngüsü boyunca gerçekleştirdiği tüm blokların ve işlemlerin koleksiyonudur. Bunlar, oluşum bloğundan geçerli bloğa kadar olan tüm verilerdir. Tarih büyümesi, zaman içinde yeni blokların ve yeni işlemlerin birikmesidir.

Figure 1 shows the relationship between history growth and various protocol metrics and Ethereum node hardware constraints. History growth is limited by a different set of hardware constraints than state growth. History growth puts pressure on network IO because new blocks and transactions must be transmitted throughout the network. History growth also puts pressure on node storage space because each Ethereum node stores a complete copy of the history. If history growth is fast enough to exceed these hardware constraints, the node will no longer be able to reach a stable consensus with its peers. For an overview of state growth and other scaling bottlenecks, see Bölüm 1 bu serinin.

Şekil 1: Ethereum ölçeklendirme darboğazı

Yakın zamana kadar, her düğümün ağ veriminin büyük bir kısmı geçmişi (yeni bloklar ve işlemler gibi) aktarmak için kullanılıyordu. Bu durum Dencun sert çatalına blobların eklenmesiyle değişti. Bloblar artık düğüm ağı etkinliğinin büyük bir bölümünü oluşturuyor. Bununla birlikte, bloblar tarihin bir parçası olarak kabul edilmez çünkü 1) düğümler tarafından yalnızca 2 hafta boyunca depolanır ve daha sonra atılırlar ve 2) Ethereum oluşumundan elde edilen verileri tekrarlamalarına gerek yoktur. (1) nedeniyle, bloblar her Ethereum düğümünün depolama yükünü önemli ölçüde artırmaz. Bu makalenin ilerleyen kısımlarında blobları tartışacağız.

Bu yazımızda tarihin gelişimine odaklanacağız ve tarih ile devlet arasındaki ilişkiyi tartışacağız. Durumun büyümesi ve geçmişin büyümesi bazı örtüşen donanım kısıtlamalarına sahip olduğundan, bunlar birbiriyle ilişkili sorunlardır ve birinin çözülmesi diğerinin çözülmesine yardımcı olabilir.

Tarihsel büyüme ne kadar hızlı oldu?

Şekil 2, Ethereum'un ortaya çıkışından bu yana tarihsel büyüme oranını göstermektedir. Her dikey çizgi bir aylık büyümeyi temsil eder. Y ekseni o ay için gigabaytlık tarihsel büyüme sayısını temsil eder. İşlemler "hedef adreslerine" göre kategorize edilir ve RLP (https://ethereum.org/en/developers/docs/data-structures-and-encoding/rlp/) baytları kullanılarak boyutlandırılır. Kolayca tanımlanamayan sözleşmeler “bilinmeyen” olarak sınıflandırılır. “Diğer” kategorisi altyapı ve oyunlar gibi bir dizi küçük kategoriyi içerir.

Şekil 2: Ethereum'un zaman içindeki tarihsel büyüme oranı

Yukarıdaki grafikten birkaç önemli sonuç:

• Tarih, eyaletten 6 ila 8 kat daha hızlı büyüyor: Geçmişin büyümesi yakın zamanda 36,0 GiB/ay ile zirveye ulaştı ve şu anda 19,3 GiB/ay seviyesinde. Eyalet büyümesi yaklaşık 6,0 GiB/ay ile zirve yaptı ve şu anda 2,5 GiB/ay seviyesinde. Büyüme ve kümülatif büyüklük açısından tarih ve devletin karşılaştırması bu makalenin ilerleyen kısımlarında anlatılacaktır.

• Decun'dan önce tarihsel büyüme hızı hızlanıyordu: Devlet uzun yıllar boyunca kabaca doğrusal bir şekilde büyürken (bkz. Bölüm 1), tarih süper doğrusaldı. Doğrusal bir büyüme oranının genel boyutta ikinci dereceden bir büyümeye yol açacağı göz önüne alındığında, süper doğrusal bir büyüme oranı, genel boyutta ikinci dereceden daha fazla bir büyümeye yol açacaktır. Bu hızlanma Dencun'dan sonra aniden durdu. Bu, Ethereum'un tarihsel büyüme oranında ilk kez önemli bir düşüş yaşadığını gösteriyor.

• Son dönemdeki tarihsel büyümenin çoğu Toplamalardan geliyor: her L2, işlemlerinin bir kopyasını ana ağa geri yayınlıyor. Bu, büyük miktarda bir tarih oluşturur ve Toplamaların geçen yılki tarihsel büyümeye en önemli katkıyı sağlayan faktör olmasına neden olmuştur. Ancak Dencun, L2'lerin işlem verilerini geçmiş yerine bloblar kullanarak yayınlamalarına izin veriyor, dolayısıyla Toplamalar artık Ethereum geçmişinin çoğunluğunu oluşturmuyor. Toplamaları bu makalenin ilerleyen kısımlarında daha ayrıntılı olarak ele alacağız.

Ethereum'un tarihsel büyümesine en büyük katkıyı kim sağlıyor?

Farklı sözleşme kategorileri tarafından oluşturulan sözleşmelerin tarihsel sayısı, Ethereum kullanım kalıplarının zaman içinde nasıl geliştiğini ortaya koyuyor. Şekil 3, çeşitli sözleşme kategorilerinin göreceli katkısını göstermektedir. Bu, normalleştirilmiş Şekil 2 ile aynı verilerdir.

Şekil 3: Farklı sözleşme türlerinin tarihsel büyümeye katkısı

Veriler, Ethereum kullanım modelinin dört farklı dönemini ortaya koyuyor:

• Erken (mor): Ethereum'un ilk birkaç yılında zincir üzerinde çok az aktivite görüldü. Bu erken sözleşmelerin çoğunun şu anda tanımlanması zordur ve grafikte "bilinmiyor" olarak işaretlenmiştir.

• ERC-20 Dönemi (Yeşil): ERC-20 standardı 2015 yılının sonlarında sonuçlandırıldı ancak 2017 ve 2018 yıllarına kadar önemli bir ivme kazanmadı. ERC-20 sözleşmeleri 2019 yılındaki tarihsel büyümenin en büyük kaynağı oldu.

• DEX/DeFi Dönemi (Kahverengi): DEX ve DeFi sözleşmeleri 2016 gibi erken bir tarihte zincir üzerinde ortaya çıktı ve 2017'de ilgi görmeye başladı. Ancak 2020 DeFi yazına kadar tarihsel büyüme açısından en büyük kategori haline gelmediler. DeFi ve DEX sözleşmeleri, 2021'de ve 2022'nin bir kısmında tarihsel büyümenin 50%'sinden fazlasını oluşturdu.

• Toplama Dönemi (Gri): L2 Toplamaları, 2023'ün başlarında ana ağdan daha fazla işlem gerçekleştirmeye başlıyor. Dencun'dan önceki aylarda, Ethereum tarihinin yaklaşık 2/3'ünü oluşturuyorlardı.

Her dönem, Ethereum için bir öncekinden daha karmaşık bir kullanım modelini temsil ediyor. Karmaşıklık, Ethereum'un zaman içinde ölçeklenmesinin bir biçimi olarak görülebilir ve saniyedeki işlemler gibi basit ölçümlerle ölçülemez.

En son veri ayında (Nisan 2024), Toplamalar artık geçmişin çoğunluğunu oluşturmuyor. Gelecekteki tarihin DEX ve DeFi'den mi geleceği yoksa yeni bir kullanım modelinin mi ortaya çıkacağı belli değil.

Peki ya lekeler?

Dencun sert çatalı, Rollup'ların tarihsel kayıtlar yerine ucuz bloblar kullanarak veri yayınlamasına izin vererek tarihsel büyüme dinamiklerini önemli ölçüde değiştiren blob'ları tanıttı. Şekil 4, Dencun yükseltmesinden önceki ve sonraki tarihsel büyüme oranlarını yakınlaştırıyor. Bu grafik, her dikey çizginin bir ay yerine bir günü temsil etmesi dışında Şekil 2'ye benzer.

Şekil 4: Dencun'un tarihsel büyüme üzerindeki etkisi

Bu tablodan birkaç önemli sonuç çıkarabiliriz:

• Dencun'dan bu yana toplamaların tarihsel büyümesi yaklaşık 2/3 oranında düştü: toplamaların çoğu çağrı verilerinden bloblara dönüştü ve bu da oluşturdukları geçmiş miktarını büyük ölçüde azalttı. Ancak Nisan 2024 itibarıyla hâlâ çağrı verilerinden bloblara dönüştürülmemiş bazı toplamalar var.

• Toplam tarihsel büyüme Dencun'dan bu yana yaklaşık 1/3 oranında düştü: Dencun yalnızca toplamalar için tarihsel büyümeyi azalttı. Diğer sözleşme kategorilerindeki tarihsel büyüme bir miktar arttı. Dencun'dan sonra bile tarihsel büyüme hâlâ eyalet büyümesinden 8 kat daha fazla (detaylar için bir sonraki bölüme bakın).

Bloblar tarihsel büyüme hızını azaltmış olsa da, bunlar hala Ethereum'un yeni bir özelliğidir ve bloblar mevcut olduğunda tarihsel büyüme oranının hangi seviyede istikrar kazanacağı belirsizdir.

Tarihsel büyüme ne kadar hızlı kabul edilebilir?

Gas limitinin arttırılması tarihsel büyüme oranını artıracaktır. Bu nedenle Gaz limitinin artırılmasına yönelik teklifler (örn. Gazı Pompalayın ) tarihsel büyüme ile her düğümün donanım darboğazı arasındaki ilişkiyi dikkate almalıdır.

Kabul edilebilir bir tarihsel büyüme oranı belirlemek için öncelikle mevcut düğüm donanımının ağ ve depolama açısından ne kadar dayanabileceğini anlamamız gerekir. Gaz limiti artırılmadan önce tarihsel büyüme oranının Dencun öncesi zirveye dönmesi pek olası olmadığından, ağ donanımı muhtemelen statükoyu süresiz olarak koruyabilir. Ancak tarihin depolama yükü zamanla artmaya devam edecektir. Mevcut depolama stratejisine göre, her düğümün depolama sabit diskinin eninde sonunda tarihsel kayıtlarla doldurulması kaçınılmazdır.

Şekil 5, Ethereum düğümlerinin zaman içindeki depolama yükünü gösteriyor ve önümüzdeki 3 yıl boyunca depolama yükünün artacağını tahmin ediyor. Tahmin, Nisan 2024'teki büyüme oranına atıfta bulunmaktadır. Gelecekte kullanım alışkanlıkları veya gaz limitleri değiştikçe büyüme oranı artabilir veya azalabilir.

Şekil 5: Tarihin boyutu, durum ve tam düğüm depolama yükü

Bu rakamdan birkaç önemli sonuç çıkarabiliriz:

• Geçmiş, durumun yaklaşık 3 katı kadar depolama alanı kaplar. Tarih devletten yaklaşık 8 kat daha hızlı büyüdüğü için bu fark zamanla büyüyor.

• 1.8 TiB kritik eşiktir ve birçok düğüm, depolama sabit disklerini yükseltmek zorunda kalacak. 2 TB, yalnızca 1,8 TiB boş alan sağlayan yaygın bir depolama sabit disk boyutudur. TB'nin (1 trilyon bayt) TiB'den (= 1024^4 bayt) farklı bir birim olduğunu unutmayın. Birçok düğüm operatörü için gerçek kritik eşik daha da düşüktür çünkü birleşme sonrasında doğrulayıcıların yürütme istemcisiyle birlikte bir fikir birliği istemcisi çalıştırması gerekir.

• Kritik eşiğe 2-3 yıl içinde ulaşılacak. Gaz limitinin herhangi bir miktarda arttırılması bu sefer buna göre hızlanacaktır. Bu eşiğe ulaşılması, düğüm operatörlerine önemli bir bakım yükü getirecek ve ek donanım ($300 NVME sürücüleri gibi) satın alınmasını gerektirecektir.

Durum verilerinin aksine, geçmiş verileri yalnızca ekleme amaçlıdır ve çok daha az sıklıkla erişilir. Bu nedenle teorik olarak geçmiş verileri, daha ucuz depolama ortamlarında durum verilerinden ayrı olarak depolanabilir. Bu, Geth gibi bazı müşteriler tarafından başarılabilir.

Depolama kapasitesine ek olarak ağ IO'su da tarihsel büyümenin önündeki bir diğer önemli sınırlamadır. Depolama kapasitesinden farklı olarak ağ IO sınırlamaları, düğümler için kısa vadede sorun yaratmayacaktır ancak gelecekte gas limitleri arttıkça bu sınırlamalar önem kazanacaktır.

Tipik bir Ethereum düğümünün ağ kapasitesinin ne kadar tarihsel büyümeyi destekleyebileceğini anlamak için, tarihsel büyüme ile yeniden düzenleme oranı, slot kaçırmaları, kesinlik kaçırmaları, kanıt kaçırmaları, senkronizasyon komitesi kaçırmaları gibi çeşitli ağ sağlığı ölçümleri arasındaki ilişkinin bilinmesi gerekir. gönderim gecikmesini engelle. Bu ölçümlerin analizi bu makalenin kapsamı dışındadır ancak daha fazla bilgi, fikir birliği katmanı sağlığına ilişkin önceki anketlerde bulunabilir. Ayrıca Ethereum Foundations Xatu projesi bu tür analizleri hızlandırmak için halka açık veri kümeleri oluşturuyor.

Tarihsel büyüme sorunu nasıl çözülür?

Tarihsel büyüme, çözülmesi devlet büyümesinden çok daha kolay bir sorundur. EIP-4444 aday teklifiyle neredeyse tamamen çözülebilir. Bu EIP, her düğümü Ethereum geçmişinin tamamını kaydetmekten yalnızca bir yıllık geçmişi kaydetmeye dönüştürür. EIP-4444 uygulandıktan sonra veri depolama artık Ethereum'un genişlemesi için bir darboğaz olmayacak ve gaz limiti artışları da uzun vadede bir kısıtlama olmayacak. Ağın uzun vadeli sürdürülebilirliği için EIP -4444 gereklidir, aksi takdirde geçmiş büyüme hızı çok hızlı olacak ve ağ düğümlerinin donanımlarının düzenli olarak güncellenmesi gerekecektir.

Şekil 6, EIP-4444'ün önümüzdeki 3 yıl boyunca her düğümün depolama yükü üzerindeki etkisini göstermektedir. Bu, Şekil 4 ile aynıdır, ancak EIP-4444 uygulandıktan sonra depolama yükünü temsil eden daha hafif bir çizginin eklenmesiyle.

Şekil 6 : EIP-4444'ün Ethereum düğüm depolama yükü üzerindeki etkisi

Bu rakamdan bazı önemli sonuçlar çıkarılabilir:

• EIP-4444 mevcut depolama yükünü yarı yarıya azaltacaktır. Depolama yükü 1,2 TiB'den 633 GiB'ye düşecek.

• EIP-4444 geçmiş depolama yükünü dengeleyecektir. Sabit bir geçmiş büyüme hızı varsayıldığında, geçmiş verileri oluşturuldukları oranda silinecektir.

• EIP-4444'ten sonra node depolama yükünün bugünkü seviyelere ulaşması uzun yıllar alacaktır. Bunun nedeni, depolama yükünü artıran tek faktörün eyalet büyümesi olacak olması ve eyalet büyümesinin tarihsel büyümeden daha yavaş olmasıdır.

EIP-4444'ün uygulanmasından sonra, düğüm bir yıllık geçmişi depolayacağından geçmişin büyümesi yine de belirli bir derecede depolama yükü getirecektir. Ancak Ethereum küresel ölçeğe ulaşsa bile bu yükün çözülmesi zor değil. Geçmişi koruma yönteminin güvenilir olduğu kanıtlandığında, EIP-4444'ün bir yıllık son kullanma süresi birkaç aya, haftaya veya hatta daha kısa bir süreye kısaltılabilir.

Ethereum geçmişi nasıl korunur?

EIP-4444 şu soruyu gündeme getiriyor: Eğer tarih Ethereum düğümleri tarafından saklanmıyorsa nasıl saklanmalı? Tarih, Ethereum'un doğrulanmasında, muhasebeleştirilmesinde ve analizinde merkezi bir rol oynar, bu nedenle tarihin korunması kritik öneme sahiptir. Neyse ki geçmişi korumak, yalnızca 1/n dürüst veri sağlayıcıyı gerektiren basit bir sorundur. Bu, katılımcıların 1/3 ila 2/3'ünün dürüst olmasını gerektiren devlet fikir birliği sorunuyla tam bir tezat oluşturuyor. Düğüm operatörleri, 1) oluşum bloğundan bu yana tüm işlemleri yeniden oynatarak ve 2) bu işlemlerin mevcut blok zinciri sonuyla aynı durum kökünü yeniden üretip üretmediğini kontrol ederek geçmiş veri setlerinin gerçekliğini doğrulayabilir.

Geçmişi kurtarmanın birçok yolu vardır.

• Torrentler/P2P: Torrentler en basit ve en güvenilir yöntemdir. Ethereum düğümleri, geçmişin bölümlerini periyodik olarak paketleyebilir ve bunları genel torrent dosyaları olarak paylaşabilir. Örneğin, bir düğüm her 100.000 blokta yeni bir geçmiş torrent dosyası oluşturabilir. Erigon gibi düğüm istemcileri bu işlemi zaten standartlaştırılmamış bir şekilde gerçekleştiriyor. Bu süreci standartlaştırmak için tüm düğüm istemcilerinin aynı veri formatını, aynı parametreleri ve aynı P2P ağını kullanması gerekir. Düğümler, depolama ve bant genişliği yeteneklerine göre bu ağa katılıp katılmayacağını seçebilecek. Torrentler, halihazırda çok sayıda veri aracı tarafından desteklenen oldukça esnek bir açık standart kullanma avantajına sahiptir.

• Portal Ağı: Portal Ağı Ethereum verilerini barındırmak için özel olarak tasarlanmış yeni bir ağdır. Torrent benzeri bir yaklaşımdır ve aynı zamanda veri doğrulamayı kolaylaştırmak için bazı ek özellikler de sağlar. Portal Ağının avantajı, bu ek doğrulama katmanlarının, hafif istemcilerin paylaşılan veri kümelerini verimli bir şekilde doğrulaması ve sorgulaması için fayda sağlamasıdır.

• Bulut barındırma: AWS'nin S3 veya Cloudflare'nin R2'si gibi bulut depolama hizmetleri, geçmiş kayıtların korunması için ucuz ve yüksek performanslı bir seçenek sunar. Ancak bu bulut hizmetlerinin her zaman şifrelenmiş verileri barındırmaya istekli ve yetenekli olduğunun garantisi olmadığından, bu yaklaşım daha fazla yasal ve ticari operasyonel risk taşır.

Geriye kalan uygulama zorlukları teknik olmaktan çok sosyaldir. Ethereum topluluğunun, her düğüm istemcisine doğrudan entegre edilebilmesi için belirli uygulama ayrıntılarını koordine etmesi gerekir. Özellikle, oluşum bloğundan tam senkronizasyon gerçekleştirmek (anlık görüntü senkronizasyonu yerine), geçmişi bir Ethereum düğümü yerine bir geçmiş sağlayıcısından almayı gerektirecektir. Bu değişiklikler teknik olarak bir hard fork gerektirmiyor, dolayısıyla Ethereum'un bir sonraki hard fork'u olan Pectra'dan daha önce uygulanabilirler.

Bu geçmiş koruma yöntemlerinin tümü L2 tarafından ana ağa yayınladıkları blob verilerini korumak için de kullanılabilir. Geçmişin korunmasıyla karşılaştırıldığında, blob koruması 1) daha zordur çünkü toplam veri miktarı çok daha fazladır; 2) daha az önemlidir çünkü ana ağ geçmişini yeniden oynatmak için bloblar gerekli değildir. Ancak her L2'nin kendi geçmişini yeniden oynatması için blob koruması hala gereklidir. Bu nedenle, bir tür blob koruması tüm Ethereum ekosistemi için önemlidir. Ayrıca L2 güçlü bir blob depolama altyapısı geliştirirse L1 geçmiş verilerini de kolaylıkla depolayabilecektir.

EIP-4444'ten önce ve sonra çeşitli düğüm konfigürasyonları tarafından depolanan veri kümelerini doğrudan karşılaştırmak yararlı olacaktır. Şekil 7, farklı Ethereum düğüm türlerinin depolama yükünü göstermektedir. Durum verileri hesaplar ve sözleşmelerden, geçmiş verileri bloklardan ve işlemlerden, arşiv verileri ise isteğe bağlı bir veri indeksleri kümesinden oluşur. Bu tablodaki bayt sayıları güncel bir anlık görüntüye dayanmaktadır, ancak diğer düğüm istemcilerinin sayıları kabaca karşılaştırılabilir olmalıdır.

Şekil 7: Farklı Ethereum düğüm türlerinin depolama yükü

Diğer bir deyişle,

• Arşiv düğümleri, arşiv verilerinin yanı sıra durum verilerini ve geçmiş verilerini de saklar. Birisi geçmiş zincir durumunu kolayca sorgulamak istediğinde arşiv düğümleri kullanılabilir.

• Tam düğümler yalnızca geçmiş ve durum verilerini depolar. Günümüzde çoğu düğüm tam düğümdür. Tam bir düğümün depolama yükü, arşiv düğümünün yaklaşık yarısı kadardır.

• EIP-4444'ten sonra, tam düğümler yalnızca son yılın durum verilerini ve geçmiş verilerini depolar. Bu, düğümlerin depolama yükünü 1,2 TiB'den 633 GiB'ye düşürür ve geçmiş veriler için depolama alanını sabit durum değerine getirir.

• “Hafif düğümler” olarak da bilinen durum bilgisi olmayan düğümler herhangi bir veri kümesini saklamaz ve zincirin sonunda hemen doğrulama yapabilir. Bu tür bir düğüm, Verkle'nin girişimleri veya diğer devlet taahhüt planları Ethereum'a eklendiğinde mümkün olacaktır.

Son olarak, sadece mevcut büyüme oranına uyum sağlamak yerine, tarihsel büyüme oranını sınırlayan birkaç ek EIP daha bulunmaktadır. Bu, kısa vadede ağ IO kısıtlamaları dahilinde ve uzun vadede depolama kısıtlamaları dahilinde kalmaya yardımcı olur. Ağın uzun vadeli sürdürülebilirliği için EIP-4444 hala gerekli olsa da, diğer EIP'ler Ethereum'un gelecekte daha verimli bir şekilde ölçeklenmesine yardımcı olacak:

• EIP-7623: Arama verilerini yeniden fiyatlandırarak çok fazla arama verisi içeren belirli işlemleri daha pahalı hale getirin. Bu kullanım kalıplarını daha pahalı hale getirmek, bazılarını çağrı verilerinden bloblara dönüştürmeye zorlayacaktır. Bu, tarihsel büyüme hızını azaltacaktır.

• EIP-4488: Her bloğa dahil edilebilecek toplam çağrı verisi miktarına bir sınır uygulayın. Bu, tarihin ne kadar hızlı büyüyebileceğine dair daha katı sınırlar getirecek.

Bu EIP'lerin uygulanması EIP-4444'e göre daha kolaydır, dolayısıyla EIP-4444 üretime geçmeden önce kısa vadeli bir geçici önlem olarak hizmet edebilirler.

Çözüm

Bu makalenin amacı, 1) tarihsel büyümenin nasıl çalıştığını ve 2) sorunun nasıl çözüleceğini anlamak için verileri kullanmaktır. Bu makaledeki verilerin birçoğunun geleneksel yollarla elde edilmesi zordur; bu nedenle, bu verilerin kamuya açıklanmasının, tarihsel büyüme sorununa dair bazı yeni bilgiler sağlayabileceğini umuyoruz.

Ethereum'un genişlemesinde bir darboğaz olarak tarihin büyümesi yeterince ilgi görmedi. Gas limitini artırmadan bile Ethereum'un mevcut geçmişi koruma uygulaması, birçok düğümü birkaç yıl içinde donanımlarını yükseltmeye zorlayacak. Neyse ki bu çözülmesi zor bir sorun değil. EIP-4444'te zaten net bir çözüm var. Gelecekteki Gaz limiti artışlarına yer açmak için bu EIP'nin uygulanmasının hızlandırılması gerektiğine inanıyoruz.

Orijinal bağlantı

Bu makale internetten alınmıştır: Paradigma: Ethereum'un tarihsel büyüme sorunlarının ve çözümlerinin ayrıntılı açıklaması

İlgili: Bitcoin Madencileri Yarılanma Öncesi Faaliyetlerini Sürdürmek İçin Mücadele Ediyor

Kısaca Bu yılki Bitcoin yarılanması, madencilik ödülünü 3.125 BTC'ye düşürerek madencilerin karlılığını zorladı. CryptoQuant, son yarılanmadan bu yana madenci hash fiyatında 30% düşüş bildirdi ve daha fazla düşüş bekleniyor. Bitcoin ağ hash oranının 600 EH/s'ye ulaşmasıyla rekabet ve maliyetler artıyor, bu da kazançları etkiliyor. Yaklaşık 10 gün içinde Bitcoin topluluğu önemli bir olaya, yani Bitcoin yarılanmasına tanık olacak. Bu olgu, bir Bitcoin bloğu kazmanın ödülünü yarıya indirerek 6,25 Bitcoin'den 3,125 Bitcoin'e düşürecek ve madencilerin karlılığı üzerinde baskı oluşturacaktır. Madenciler artık zamana karşı yarışıyor ve kazançlarını korumak için daha yüksek Bitcoin fiyatlarına ihtiyaç duyuyorlar. Bitcoin Madencileri Neden Zorluklarla Karşılaşacak CryptoQuant'ın BeInCrypto ile paylaştığı raporuna göre, madenci hashpricesi Mayıs 2020'deki son yarılanmadan bu yana 30% düştü. Şu anda saniyede Terahash başına $0,11 olarak değerlenen bu…