Olmak ya da olmamak: Kripto paraların benimsenmesi ve merkeziyetsizliğin paradoksu

Daniel Kuhn, CoinDesk'in orijinal makalesi

Orijinal çeviri: BitpushNews ve

Kripto paraların niş bir pazar olarak kalması daha iyi olur.

Kripto para sektörünün bugüne kadar karşılaştığı en büyük kriz şüphesiz FTX'in hızlı düşüşü ve çöküşüdür. Sam Bankman-Fried'in kişisel kasası, çöküşü sırasında dünyanın üçüncü büyük kripto para borsasıydı. Bu olay, tüm sektör üzerinde büyük bir etki yarattı ve yalnızca kripto para fiyatlarında keskin bir düşüşe neden olmakla kalmadı, aynı zamanda birçok ilgili şirketi de etkiledi.

2022'nin sonunda, kripto para kavramının geri dönüş yapıp yapamayacağı belirsizdi; o zamanlar, tüketici konusunda en bilgili ve güvenilir kripto para şirketlerinden birinin bariz dolandırıcılığı, her şeyin sadece bir dolandırıcılık örtüsü olduğu yönündeki yaygın inancı doğruluyor gibiydi.

Ancak bugün, sektörün geçmişteki hataları tekrarladığı ve tekrar ceza alabileceği yönündeki yaygın endişelere rağmen, işler düzeliyor gibi görünüyor. Deneyimli kripto para yatırımcıları ve gözlemcileri için bu norm haline geldi: Döngüsel piyasa dalgalanmaları, 2014 Bitcoin piyasası çöküşünden ve Mt. Gox borsasının çöküşünü izleyen toparlanmadan bu yana günlük yaşamın bir parçası haline geldi.

Ancak bu olgunlaşan endüstrinin bu patlama ve çöküş döngülerini norm olarak kabul etmesi garip değil mi? Bana göre, herhangi bir blok zinciri teknolojisinin veya tüketici uygulamasının yaygın olarak benimsenmesi büyük ölçüde token fiyatının — veya endüstrinin bir bütün olarak — her zaman yaklaşan çöküş riski altında olmamasına bağlıdır.

Kripto para birimi için en büyük zorluk kendi büyümesidir. Piyasa patlamaları sırasında aşırı iyimserlik ve piyasa düşüşleri sırasında aşırı kötümserlik döngüsü yaklaşık dört yılda bir gerçekleşir ve kripto para biriminin yaygın kabul arayışında ortaya çıkardığı şey tam olarak budur.

Kabaca popülerleştirme süreci

Süreç, ekonomist Robert Shiller'in "irrasyonel coşku" olarak tanımladığı şeyin açık bir örneğiydi. Paradan internetin kendisine kadar temel değerleri kökten değiştirme vaadi ilgiyi körükledi. İnsanlar merkeziyetsizlik fikrine (veya çoğu kişi için hızlı kar vaadine) çekildi. Popülerlik arttıkça fiyatlar da arttı ve bu da daha fazla insanı yatırım yapmaya teşvik etti; ta ki bir şeyler ters gidene kadar.

Neredeyse istisnasız olarak, başarısız olan şeyler, blockchain'in yerini almak üzere tasarlandığı şeylerdi. Ve bu şeyler neredeyse her zaman kripto paraları daha erişilebilir ve kullanılabilir hale getirmek için tasarlanmıştır. "Kitlelerin" varlıklarını kendi kendilerine saklamayı tercih etmeyebileceği yönünde yaygın bir argüman vardır. Ancak kendi kendilerine saklama olmadan, Bitcoin gibi bir varlığın anlamı nedir?

Yatırım bankası Galaxy Digital'in araştırma başkanı Alex Thorn, "Kullanıcı sayısı arttıkça, yeni kullanıcıların merkeziyetsizlik, kendi kendine saklama, sert para birimi ve diğer kavramlar gibi Bitcoin'in temel prensiplerini anlamaması risklerden biridir. Bu yeni katılımcılar bu temel kavramları öğrenmez, anlamaz ve desteklemezlerse, zamanla bu kavramları mümkün kılan protokol özellikleri korunamayabilir." dedi.

Kripto paraları benimsemek, yasalara uymak (ki bu genellikle kripto paraların değerleriyle çelişir) ve kullanımı kolay oturum açmalar oluşturmak (ki bu da saldırıya uğrayabilir) anlamına gelir. Merkeziyetsizlik hedefi ile kitlesel benimseme arasında bir gerilim vardır. Kripto paraların çok fazla büyümesine izin verilirse, gerçekten değerli işlevlerini baltalayabilirler. Colorado Boulder Üniversitesi'nde medya çalışmaları profesörü ve Governable Spaces kitabının yazarı Nathan Schneider, "sadece ana akım finans sistemine entegre olmak, bu teknolojinin sunduğu önemli fırsatların çoğunu sonunda kaçıracaktır" dedi.

University College Dublin'de öğretim görevlisi olan Paul Dillon-Ennis de benzer bir duyguyu dile getirerek şöyle dedi: "Kripto, bir alt kültür olduğunu kabul etmek istemeyen bir alt kültürdür. Karşılaştığımız sorunların çoğu, 'bir sonraki milyar insanı gemiye alma' tartışmalarından kaynaklanıyor ve bu da değerlerimizin kademeli olarak bozulmasına yol açıyor."

Zaten var olan "katil uygulama"

Geliştiricilerin, kurucuların ve yatırımcıların blockchain'in "katil uygulamasını" aramak için 15 yıl ve milyarlarca dolar harcaması ironiktir, ancak bu uygulama zaten mevcuttur. Satoshi Nakamoto ve onun izinden gidenler, özgürce kullanılabilen ve kolayca geri alınamayan bir dijital taşıyıcı araç yaratmışlardı.

Kripto paranın özü budur.

Bu nedenle, neredeyse hiç kimse kahve satın almak için Bitcoin kullanmazken, birçok kişi karanlık web'de her türlü malı satın almak için gizlilik parası Monero'yu (XMR) kullanır. Kripto paranın gerçek ekonomiye nasıl bağlı olduğuna bakarsanız, esas olarak kara veya gri pazar, sabit para havale kanalları ve hobi faaliyetleri dahil olmak üzere birkaç belirli alanda rol oynadığını göreceksiniz.

Dikkat edin, bu piyasalar devasa. Ancak bugün, kripto paralar bir çıkışın eşiğinde gibi göründüğünde, bu tür kullanım, sermayenin pompalandığı, bir coin'den diğerine veya bir protokolden diğerine atladığı, sayıların giderek yükseldiği ve esasen dairesel bir ekonominin yaratıldığı kripto paraların spekülatif kullanımıyla karşılaştırıldığında sönük kalıyor.

Bunda yanlış bir şey yok. Kumar oynamak bir dereceye kadar bir kullanım örneğidir. Ancak insanlar kripto paraların üretken bir şekilde kullanılmasını istiyorsa, geliştiriciler, kurucular ve yatırımcılar sansüre dayanıklı para ve araçlara gerçekten ihtiyaç duyanlar için ürünler inşa etmelidir. Temel olarak, bu yalnızca küçük bir grup insanın ilgileneceği anlamına gelir.

Bu sadece benim fikrim, birçok kişi katılmayacaktır.

Diğer Görüşler

Kriptoya eleştirel haber Web3 IsGoingGreat ve Citation Needed'ın yazarı Molly White, kripto paraların ana akım haline geldiğine inanıyor. Özel bir mesajda, "Hâlâ daha küçük ve niş pazarlara ait bazı projeler olmasına rağmen, Brian Armstrong ve Sam Bankman-Fried Kongre'de birbirleriyle iletişim kurduğunda ve BlackRock ve Fidelity Bitcoin ETF'lerini başlattığında, kripto paraların ana akıma girme eğiliminin geri döndürülemez olduğunu düşünüyorum." dedi.

Gizlilik savunucusu, eğitimci ve deneyimli Monero kullanıcısı SethforPrivacy ise tam tersi görüşte. Ne yazık ki çoğu insan henüz Bitcoin'in önemini fark etmemiş ve bu kadar kişisel sorumluluk almaya istekli değil, bu yüzden çabalarımızı bugün bu ihtiyacı fark edenler için Bitcoin'i iyileştirmeye odaklamalıyız.

Kripto paraların küresel çapta popülerlik kazanmasının sebebinin tam da merkeziyetsizlik olduğu yönünde bir iddia da var.

İnsan Hakları Vakfı Baş Strateji Sorumlusu Alex Gladstein, Bitcoin'in küresel çapta yükselişe geçmesinin tek nedeninin, siberpunk bir özelliğe sahip olması olduğunu söyledi: "Hiç kimseye ait değil ve kullanıcılar tarafından işletiliyor, ülkeler veya şirketler tarafından kontrol edilmiyor."

Ancak, genel halkın aslında ne istediği tam olarak net değil. Ethereum destekçisi Emmanuel Awosika bir örnek verdi: "Herkesin gizlilik koruması, sansüre karşı direnç ve devlet saldırılarına karşı koyabilme yeteneği istediğine inanırken, bazı insanlar sorunları çözen ve iyi bir kullanıcı deneyimi sunan ürünlerden zaten memnun."

Awosika, herkesin gizliliğe, sansüre karşı dayanıklılığa ve maksimum merkeziyetsizliğe ihtiyaç duymadığını, hatta bunları istemediğini, ancak "mümkün olduğunca çok sayıda insanı kripto para birimine çekmek için çabalamamız gerektiğini" sözlerine ekledi.

Benzer şekilde, "Roko'nun basiliski" şöhretiyle tanınan Roko Mijic, merkezi olmayan araçlara güç veren şeyin aslında ölçek olduğuna inanıyor; bu, madencilerin dünyanın her yerine dağılmış olduğu ve saldırıların zorlaştığı Bitcoin'de özellikle belirgin. Mijic, "Daha küçük bir kripto ağında, hükümet tüm ağı kolayca yok edebileceği için sansüre karşı koyamazsınız" dedi.

Chicago'daki Moonstone Research'ün kurucusu Justin Ehrenhofer, bu düşünceyi tekrarlayarak, bir para biriminin yalnızca yaygın olarak kabul edilirse yararlı olduğunu, bu nedenle "siberpunk'ların dışarıdakileri katılmaya çeken sistemler inşa etmeye odaklanmaları gerektiğini" belirtti. Ancak, kripto paranın ahlakının, düzenli kullanıcıların varlıklarını saklama borsalarında saklamasıyla "kitlesel benimsemeyle" bir nebze bozulduğunu da sözlerine ekledi.

Bence buradaki asıl soru şu: Kripto paranın temel değeri ne kadar önemli?

Bu makale internetten alınmıştır: Olmak ya da olmamak: Kripto benimseme ve merkeziyetsizliğin paradoksu

İlgili: Planet Daily | Federal Reserve Kashkari: 2024'te faiz oranı indirimlerinin sayısının ikiden fazla olmaması bekleniyor; Mt.

Manşetler Fed Kashkari: 2024'te ikiden fazla faiz indirimi beklenmiyor Federal Rezerv'den Kashkari, enflasyonu azaltmak için zayıf bir ekonomiye ihtiyaç olmadığını düşündüğünü ve 2024'te faiz oranı indirimi sayısının kesinlikle ikiden fazla olmamasının beklendiğini söyledi (Altın On). Mt. Gox, 31 Ekim alacaklı geri ödeme son tarihine hazırlık olarak Bitcoin transferini doğruladı Mt.Gox tarafından yayınlanan belgeler, Mt.Gox'un önceki transferlerin 31 Ekim'deki alacaklı geri ödeme son tarihine hazırlık olarak tasarlandığını doğruladığını gösteriyor. Dosyasına göre, rehabilitasyon ödeme planı kapsamında, Rehabilitasyon Mütevelli Heyeti, kripto para birimi tahsis edilen rehabilitasyon taleplerinin bir kısmını geri ödemeye hazırlanıyor. Bu tür geri ödeme, rehabilitasyon alacaklılarının tercihine bağlı olarak, (i) örneğin bir…